17 Ağustos 2011 Çarşamba

kırık dökük anılar..

Bugün tesadüf eseri doğduğum ve büyüdüğüm evin sokağından geçiyoruz. Acı tatlı anılar bibirine karışıyor; birden kırık dökük oluyor herşey.

Birkaç adım ötede doğduğum ev var. O küçük kapıdan içeri girmek, doğduğum evde, büyüdüğüm bahçede tekrar nefes almak istiyorum. Ama yaşananlar adım atmamı engelliyor. Orası artık bana yasak!

Gözlerimi kapatıp, kendi çocukluğumu izliyorum. Erik ağacının tepesine çıkmışım yine. Gün boyu bir ucundan diğer ucuna koşturup durduğumuz; oyunlarımızın, kavgalarımızın geçtiği sokak ne kadar küçük görünüyor şimdi..

Ve özlüyorum. Artık hayatımda olmayan, olamayan insanları. Tenim ürperiyor..Onları bir daha görememenin, sarılamamanın verdiği soğuk bir ürperti.

Derin bir melankolinin içinde buluyorum kendimi. Derin bir yalnızlık duygusu.

Hayatımızda olan biten ve yitirilen herşeye daha ne kadar kayıtsız kalabiliriz ki!!

7 Ağustos, Pazar

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder